FİİL ÇATISI
Çekimli bir fiilden oluşan yüklemin nesne ve özneye göre gösterdiği durumlara
çatı denir. Bundan hareketle, yüklemin isim soylu sözcüklerden oluştuğu
cümlelerde çatının aranmayacağını söyleyebiliriz.
Çatı; yüklemin nesne ve özneyle ilgisi olduğundan, sorularda karşımıza
çoğu kez, nesne-yüklem ve özne-yüklem ilişkisi olarak çıkar. Şimdi bunları
ayrı ayrı inceleyelim.
NESNE - YÜKLEM İLİŞKİSİ
Fiiller nesne alıp almamalarına göre değişik şekillerde adlandırılır.
Bunları dört grupta inceleyebiliriz.
1. Geçişli Fiil
Nesne alabilen fiillerdir. Bir fiilin nesne alıp almadığının nasıl anlaşılacağını
cümle öğelerinde “nesne” konusunda işlemiştik. Buna göre, fiil nesne alıyorsa
geçişli olacaktır.
Örneğin;
“Etrafı daha iyi görebilmek için ışığı yaktı.”
cümlesinde “yaktı” yüklemdir; “o” gizli öznedir. Nesneyi bulmak için
“O neyi yaktı?” diye soruyoruz. “ışığı” cevabı geliyor. Öyleyse yüklem nesne
almıştır; “yakmak” fiili geçişli bir fiildir.
Fiilin geçişli olması için cümlede mutlaka nesnesinin bulunması gerekmez.
Bazen fiil geçişli olduğu halde cümlede nesne kullanılmamış da olabilir.
Örneğin;
“Ahmet mutlaka senden öğrenmiştir.”
cümlesinde “öğrenmiştir” yüklemine “Neyi öğrenmiştir?” diye sorduğumuzda
cümlede herhangi bir öğenin cevap vermediğini görüyoruz. Ancak biz cümleye
“onu” gibi bir nesne ilave edebiliriz. Öyleyse bu cümlenin yüklemi geçişlidir,
ancak cümlede nesne yoktur. Böyle cümlelerde bir tür “gizli nesne” nin varlığı
söz konusudur. Bu durumun görüldüğü cümleleri daima “onu” sözüyle kontrol
edin, çünkü bu söz yalnızca nesne olabilir.
2. Geçişsiz Fiil
Nesne almayan fiillerdir. Bu fiillerin yüklem olduğu cümlelere dışarıdan
da herhangi bir nesne getirilemez.
Örneğin;
“Eve dönünce, yorgunluktan, uzandığım yerde uyuyakalmıştım.”
cümlesinin yüklemine “Neyi uyuyakalmıştım?” diye sorduğumuzda mantıklı
bir soru olmadığını görüyoruz. Çünkü bu fiiil nesne almaz; yani geçişsizdir.
Fiiller değişik eklerle çatı özelliğini değiştirebilir. Bu durumda “oldurganlık,
ettirgenlik” durumu ortaya çıkar.
ÖZNE - YÜKLEM İLİŞKİSİ
Öznenin yüklemle ilişkisi beş grupta incelenir.
1. Etken Fiil
Yüklem durumundaki fiilin bildirdiği işi, öznenin kendisi yapıyorsa fiil
etkendir.
Örneğin;
“Masanın üzerini güzelce temizledi.”
pan kim?” diye sorduğumuzda yine “o” cevabı geliyor. Yani özne, yüklemin
bildirdiği işi kendisi yapmıştır. Öyleyse fiil etkendir.
“Yağmur yağıyor yine ince ince.”
“Taş bu yola nereden
düşmüş?”
“Yapraklar gittikçe daha çok
sararıyor.”
“Yaşlı kadının elleri bir hayli
buruşmuştu.”
cümlelerinin yüklemleri de etken fiildir.
2. Edilgen Fiil
Fiilin bildirdiği işi özne değil de başkası yapıyorsa, özne bu işten
etkileniyorsa, fiil edilgendir. Bu fiiller, etken fiillere “-l-” ve “-n-”
eklerinin getirilmesiyle yapılır. Etken fiilin nesnesi olan öğe, fiil edilgen
yapıldığında özne durumuna geçer ve bu öznelere “sözde özne” adı verilir.
Örneğin etken fiilde örnek verdiğimiz cümleyi edilgen yapalım;
“Masanın üzeri güzelce temizlendi.”
cümlesini incelersek; “temizlendi” yüklemdir. “Temizlenen ne?” diye sorduğumuzda
“Masanın üzeri” öznesi cevap veriyor. “İşi yapan kim?” diye sorduğumuzda,
“başkası” cevabı gelir. Yani işi yapan özne değil,
başkasıdır. Çünkü masa kendi kendini temizleyemez. Öyleyse fiil edilgendir,
öznesi de sözde öznedir.
3. Dönüşlü Fiil
Fiilin bildirdiği işi özne kendi üzerinde yapıyorsa, yani özne hem işi
yapan, hem de yaptığı işten etkilenense, bu anlamı veren fiil dönüşlüdür.
Dönüşlü fiiller de etken fiillere “-l-” ve “-n-” ekleri getirilerek yapılır.
“Tarağı eline alıp bir süre tarandı.”
cümlesinde tarama işini öznenin kendi üzerinde yaptığı bellidir. Dolayısıyla
fiil dönüşlüdür.
4. İşteş Fiil
En az iki özne tarafından yapılabilen fiillerdir. Bu fiiller, fiillere
“-ş-" eki getirilerek türetilir. Bazı fiiller ise kök olarak “-ş-" ile bitmiştir
ve işteş özellik gösterir.
İşteş fiiller işin yapılışına göre iki grupta incelenir.
a. Karşılıklı yapılma bildirir
Yüklem durumundaki fiilin anlamında öznelerin işi birbirlerine karşı
yaptıkları görülür.
“Yolda karşılaşınca mutlaka selamlaşırlardı.”
cümlesine baktığımızda “selamlaşmak” eyleminin kişilerin karşılıklı yaptıkları
bir iş olduğunu görürüz. İki kişi birbirine selam vermiştir.
“Ortadaki elmaları
paylaştılar.”
“Boş yere saatlerce
tartıştılar.”
“Boksörler çok yaman dövüştüler.”
cümlelerindeki yüklemler karşılıklı yapılan işteş fiillerdir.
b. Birlikte yapılma bildirir
Bunlarda özneler işi birbirlerine karşı değil hep birlikte yaparlar.
Yani karşıdan bir hareketin olduğu görülmez.
“Çocuklar odaya girer girmez yemeklerin başına üşüştüler.”
cümlesinde “üşüşme” işini çocuklar hep birlikte yapmışlardır.
“Kuzular otların arasından
meleşiyor.”
“Kuşlar etrafta sevinçle uçuşuyor.
“Çocuklar ağaçların arasında
koşuşuyor.”
cümlelerindeki yüklemler birlikte yapılma bildiren işteş fiillerdir.
“Okula bu sabah birlikte
gittiler.”
cümlesinde de yüklem birlikte yapılma bildirir, ancak biz buna işteş
diyemeyiz. Çünkü işteş fiiller, önceden de söylemiştik, mutlaka “-ş-" ile
bitmelidir.
Yapıca “-ş-" ile biten her fiil elbette işteş değildir.
“Adam genç yaşında dünyayı dolaştı.”
cümlesinde yüklem işteş değildir; çünkü karşılıklı ya da birlikte yapılma
anlamı yoktur.
*
*
*
Bazı kaynaklarda “nitelikte eşitlik” adıyla işteş sınıfına alınan, oluş
bildiren fiiller de vardır.
“Elleri çalışmaktan
nasırlaşmış.”
“Görmeyeli bir hayli
güzelleşmiş.”
“Pantolonu, yerde oturmaktan
kırışmış.”
cümlelerindeki yüklemler bu türdendir. Ancak bunlarda herhangi bir iş
bildirme olmadığından “işteş” mantığına pek uygunluk görülmez. Sorularda
da bunun işteş olduğuna dair bir ipucu verilmemiştir.
5. Ettirgen Fiil
Konumuzun başında, nesne-yüklem ilişkisini verirken, ettirgenliğe de
değinmiştik. Bu tür fiillerde işi özne bir başkasına yaptırır.
“Oğluna terliklerini
getirtti.”
cümlesinde getirme işini yapan “oğlu” dur, özne ona işi yapmasını söylemiştir.
“Masayı bir güzel
temizletti.”
“Soruyu ablasına
çözdürdü.”
cümlelerinin yüklemleri de aynı özelliği göstermektedir.